Anadolu Takımı!
Trabzonspor bu sezon ciddiye aldığı rakiplere karşı oynadığı maçların neredeyse tamamında taraftarının beklentisinin üzerinde bir oyun sergiledi. Bu maçların dışında görece zayıf takımlara karşı oynanan maçlarda ise durum hiç de iç açıcı değildi ve gereksiz puan kayıpları yaşandı.
Bu tarz modası geçmiş oyunları 90’lı yıllarda Anadolu takımlarının oynadığını hatırlatmakta fayda var. Ve bu tarz bir oyun anlayışını her ne sebeple olursa olsun bu kulübe layık gören varsa derhal bu düşüncesinden vazgeçsin!
Kayserispor müsabakasına gelecek olursak sanki son üç haftadır sarı-kırmızılı takımlara karşı oynamaktan bezmiş bir Trabzonspor vardı sahada. Takım ilk yarıda hiçbir şey ortaya koyamadığı gibi, ikinci yarıda da hiçbir yaşam belirtisi gösteremedi. Bu kötü oyunda elbette ki sakat ve cezalı oyuncuların eksikliğinin etkisi vardı ancak rakibin sizi her anlamda kilitlediği maçlarda Abdülkadir gibi bir çilingiriniz varsa onu kenarda kulübeye mahkum edemezsiniz!
Genç yetenek Abdülkadir maçın sonlarına doğru oyuna girdikten sonra kısa sürede bulduğu net iki pozisyonun ilkinde atmış olduğu gol kıl payı da olsa ofsayt gerekçesiyle iptal edildi, ikinci pozisyonda ise top üstten avuta çıktı. Üstelik Abdülkadir’in oyuna girişinden sonra maç boyu tutuk olan takım da biraz kıpırdanmaya başladı.
Maç boyu Trabzonspor ne zaman tempoyu arttırmak istese, maçın hakeminin elinde oyuncak niyetine her fırsatta öttürdüğü düdük bu temponun artmasına engel oldu. Gereksiz duran oyun ve rakibin Trabzonspor’un tüm pas bağlantılarını kesmesi nedeniyle uzun toplarla oynanmaya çalışılan oyun, her dönen topun rakip tarafından kapılması nedeniyle daha da sıkıcı bir hal aldı.
Sıkıcı oyunun bir başka nedeni de son haftalarda özellikle de deplasmanlarda özgüven kaybı yaşayan takımın bir puana razı olacak şekilde sahaya çıkmasıydı. Bunun en büyük göstergesi kaptanı Onur’un topları oyuna geç sokuşuydu. Kendi taraftarından aldığı tepkilere rağmen bu tarz bir oyun sonucu elde edilen bir puan belki teknik kadro ve oyuncular için tatmin edici olabilir ancak Trabzonspor hiçbir zaman bu şekilde sahaya çıkmamalıdır!
Bir parantez de Kayserispor’a açmak gerekir ki sahada basmadık yer bırakmayan ve oyunda bir puandan fazlasını hakkeden bir oyun anlayışı sergilediler. Bu oyunun yanı sıra seyircisi ve Kayseri halkının Trabzonspor’a göstermiş olduğu ilgi ve alaka da görülmeye değerdi. Statta çalınan Trabzonspor marşı `Sen Hayatımda Anlam` ise bu ilgi ve alakanın en doruk noktası oldu.
Anlayacağınız günün en büyük kazancı her zaman olduğu gibi kardeşlik oldu ancak maalesef sporda sadece kardeşlik karın doymuyor. Trabzonspor’un biran önce kendisini toparlayıp tüm rakiplerini yenebilecek ciddiyette oyuna asılması gerekir. İlk yarı sonuna kadar acil olarak bir galibiyet serisine ihtiyaç var. Yoksa bu sıkıcı oyun ve puan kayıplarıyla ne bir yol kat edilir, ne de deplasman bile demeksizin takımının peşinde koşacak bir Trabzonsporlu bile bulamazsınız.
Kaynak: Doğan Şahin
Etiketler: #DoğanŞahin #KöşeYazısı #Trabzonspor #Kayserispor #AnadoluTakımı